13 Temmuz 2013 Cumartesi

dua ^

Nenem başımıza kötü bir şey geldiğinde dualar okurdu hep Rıfkı. Verilmiş sadakalarımızı düşünür, mutlu olurduk sonra. Mahallede dul bir teyzemiz vardı, Hatçe teyze; başımızdan tuz ve ekmek çevirerek ona götürürdük. O da bize güllü lokum ve iki adet petibör bisküvi ikram ederdi.  Halley zamanının çocuklarıydık; ama bisküvi arasına sıkıştırılmış lokumun tadını hiç unutmadım.

babaannem bütün bu "kötü" olan bitenin ardından bizi Ayetel Kürsi bombardımanına tutar, defalarca üflerdi. Bisikletten düşmüştüm bir keresinde; her yanım kan içindeydi. Annem oksijenli sularla yaramı temizlerken- ki annem sonra da hep yaralarımı temizledi- babaannem bana üflemekle meşgul olmuştu.

Ölülerin “senelerinde” Yasinler okunurdu sonra Rıfkı. Evde bir sürü Yasin kitabı vardı. Ellerine Yasin dağ
ıtılmış komşu kadınları satır satır takip ederdi o Yasinleri.  9 yaşındaydım. Kur'an kursuna gidiyordum. "Kur’an'a geçmek" diye bir tabir vardır Rıfkı. Arap harflerini, okunuşlarını, kuralları öğrendikten sonra Kur'an'a geçersin. Çok azmedip mahallede herkesten önce geçmiştim. Kadınların okuduğu Yasinlerden birine ben de uzanır, “aferin” bakışları altında ben de parmaklarımla usul usul Yasin'i takip ederdim; eliflerin, lamların, mimlerin hiç anlamadığım , melodisi büyülü dünyasında...

 4444 defa okunduğu takdirde isteklerin kabul olunacağına inanan Salat-ı terficiyelere, Mevlidlere, Yasinlere çok kez tanık oldum o evde. Kanepede bir ölü uzanırken nenemin boncuk boncuk gözyaşları içinde  fısır fısır “Allah, Allah, Allah” diye defalarca tekrarladığına da...


Kötü şeyler oluyordu bu dünyada Rıfkı. “Okuyunca” iyi geliyor muydu bilmiyorum. Yaşanan kötü şeylerden sonra okunanlar,  ruhuna Fatihalar, ardından söylenenler nereye gidiyordu hiçbir fikrim yoktu ama kötü şeyler yaşıyorum. Biraz anlatacağım. Biraz dinle. Bu da benim dua etme biçimim…

1 yorum: